SONSUZLUKTA KAYBOLAN SIR
tespih tanesini andıran peş peşe vagonları
izlerken
birbirini kovalayan bulutlardan
dehşet ve korku içinde
avuçlarıma doluyor çivi birikintisi
ve ekmek kırığı karmaşası yaşıyor dilim
ürperen bir dağ esintisi
eğmeye çalışıyor kuru ağacı
acınası, halini beklemek yakamozun oluşmasının
ard arda sıralanan küfür yumağını sarmaya çalışırken
bir dehlizin karanlık sularında
ve gözlerime saçılan saçma sapan sözlerin yansıması var ayrılığın
içi sönmeye yüz tutmuş denizde
yüzüme sürecek su kırpıntısı arıyorum
dipsiz kuyudan gelen çığlıkların umarsızlığı sen de olan
hiç bitmeyecek, kumun götürdüğü
sonsuzluk içinde kaybolan bir sır, eremediğim
ve ben hala gökle yer arasında var olmayı başarı sanıyorum
yakarış içinde…
***
Konuyla İlgili Düşüncenizi Paylaşabilirsiniz