YARA YAKINSAK
Cemre nasıl da güldü
pervanenin yalanına
döndü döndü
Daha yaranın dökeceği
ağusu acısı tuzu vardı…
seher kuşluk
gür ellerin nakışı
kentler
varoş sıyrık
dikiş ve diş izleri
yokluk , yutkunmak
üşüyen kondularda
taş yordam
zamanın buz yanığı
yakınsak doğum sancısı
kadın, som gri gecenin ölüsü
ve başı dik Aşil i doğurdu
nasırlıydı topuğu
bakarsın bir tepenin ardı
karartma gölge oyunu
öte sokağın başı
mitralyöz, barabelli …
yattığın yer dut ağacının dibi
yara yakınsak duyduğum ağu
kadın
şimdi kaçamak bir anlamdır
yemenimin ucunda
cemre güler bağrımıza
yaram buz yanığı…
HAVVA AĞRAL
***
MECZUP
I
Gaia harlı karanlık
Sen zerre i mercan meczup …
Meleklerin kanatlarında bile
eski lekeler
Meczup Grek bir gamze tarihte
II
Meczup
yakasında karanfil
yok! Yaralı bir kuş var saçında
devşirdiğin dile mahsus
Etiopialı kan akıyor sokakta
Yetimlerini kemiren
Çoklu mahal yeri
Cinnet atıyorlar kuşların önüne
gökyüzü ayna kusuyor meczup
Uykun
kabile ateşlerinin havaleli toplamı
Yalıtılmış Hızır
Kimine kadife kimine diken dilin
arka sokakların ihtilalı…
yüce dağ başında yağan kar idin
kangren oturmuş bir heykel vardı orada
senin bildiğin
tanıktın çünkü meydanlara…
Atlas’ın omuzları ağrıyordu
bir omuz ver meczup
idamlıkların son gecesiyle bakışırken
ıslahevinde unutulmuş çocuğa ürperirken
sille tokat
saçları kaderi savrulmuş kadının
gece yolculuğu gibi bir omuz ver…
nemli Asya ruhu ağlamak edindin
kılcal bir can karıncalanır
zal kanatlarım beni içime bükerken…
ezelin lime lime adımları
cehennemin kerteriz kesik çizgileri
cezbe hayaletler
varoşların
tutanaklardaki tutkuları
bana yol göster meczup
bir körpe künye
Olimpos’un dikenli yolları
Pan ve çobana rastladığın
ardında zincir kırıkları…
kerperos
karnı yarılmış
salmış sokaklara salyalı yavrularını
oluklardan masumiyetin kanı akar sonsuzun
rutubetli kuş ölüsü gecelerde
uludukça içi ağaran meczup
dudağımdaki şerbet değil
ezelden topuğumdaki yara
ne görünür düşünde meczup
başsız semazen
ya da
güneşte kurutulmuş Diogenes( diyojen)
arafta bir kısrak başı gibi uzanmış çulsuz
bir kadın kaz tüyüyle dağlıyor içindeki yavruyu
bana fay kırığı gömlekler biçelim meczup
beyazı az kolları uzun.
HAVVA AĞRAL
***
Konuyla İlgili Düşüncenizi Paylaşabilirsiniz