Salınır ege kumsalında genç amazon
Elinde yay, deri okluğu sırtında
Ya yavru bir karacayı
Ya beni yüreğimden
Vurur.
Kestane rengi saçlarını
Savurup rüzgârda
Yeşil gözleriyle
Tarar çevreyi.
Ak harmanisi içinde ak teni
Harlar alev alev arzudan
Luvili bir gencin sevişmelerinde
Gediz ve bakırçay ırmağı arası
Şeha ırmağı ülkesidir
Arkaik bir şiire ulanan.
Bir çağdan yeni bir çağ’a geçiştir
Sözcüklerin tarihini kazıdığı zamana
Tanrıların tapınaklara kilitlendiği günde
Kaç evren sığar insan ömrüne bilinmez
Düşlerin boyutuyla ölçümlediğimiz sevda
Ve bir türkünün sözcükleriyle nakışlanan.
Düşman çığlığıdır, ezanlarla üzerimize çöken, eyvah!
Çocuk kanıyla büyütülen şu ahîr zamanda karanlıklar
Kan kanar, gül kanar, bülbü eski bir kafeste vakitsiz vurulur.
Altın halkalar geçirilir uzatılan boyunlarımıza,
gümüşten zincirler ayak bileklerimizde, tek taşlı yüzükler
feri uçmuş kül rengi gözlerimiz. Hem kör hem sağır, dilsiziz biz.
Koşulsuz teslimiyeti yaşarcasına, sığ sularda boğulur gibi
Konuyla İlgili Düşüncenizi Paylaşabilirsiniz