“ Bilim ve Akıl ” Atamızın Gençliğe Bıraktığı Manevi Miras.
Atatürk için çağdaş bir toplumun en önemli saç ayağı eğitimdir. Eğitim onun çağdaşlaşma projesinin arka desenini oluşturan aklını kullanma cesaretini gösteren nesillerin yetiştirilmesinin etkin bir biçimde yaşama geçirilmesinin koşuludur. Bu nedenle Atatürk’ün çağdaşlaşma projesinin ne anlama geldiğine ilişkin doğru bir perspektif oluşturmak için felsefe ve eğitim arasındaki kökensel ilişkinin nerede durduğu sorusuna yanıt verilmelidir. Felsefe ve eğitim arasındaki ilişki, nasıl bir insan tipi yetiştirmek istiyoruz sorusunda ve bu sorunun türevi olarak karşımıza çıkan nasıl vatandaşlar yetiştirmek istiyoruz? sorusuna verilen yanıtta içerilir. Aydınlanmacı düşünürlerin, Fransız ihtilalinin arka desenini oluşturan adalet, eşitlik ve özgürlük kavramları ile aydınlanma düşüncesi arasında kurmuş oldukları kökensel ilişkiden etkilenen Atatürk, çağdaşlaşma aracı olan eğitimin, eğer dikkat edilmezse kolayca bir çağdaşlaşma karşıtlığı yanında temel hak ve hürriyetlerin ihlaline dönüşebileceği tehlikesini görmüştür. Atatürk, Türkiye’nin aydınlık geleceğinin önünde duran bu türden engelleri aşmak için ne yapılması gerektiğini “ En doğru ve en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır” sözleri ile özetlemiştir. Söylev’de kendisinin dile getirdiği gibi geride “hiçbir ayet, hiçbir dogma, hiçbir donmuş ve kalıplaşmış“ düşünce bırakmadığını belirten Atatürk, gençliğe bıraktığı manevi mirasın “ bilim ve akıl olduğunu” söylemiştir.
Prof. Dr. Zehragül AŞKIN
Mersin Üniversitesi Felsefe Bölümü Başkanı
Mersin 19. Mayıs 2022.
***
Konuyla İlgili Düşüncenizi Paylaşabilirsiniz