Şair Orhan Bahçıvan/ Yaşam Öyküsü ve Şiirleri
18. 10. 1952 yılında Ardahan ili Göle ilçesine bağlı olan Hoşdülbent köyünde doğdu. Asıl adı Halis Kızılateş’tir. İlköğrenimini köyünde, ortaöğrenimini Ankara’da, yükseköğrenimini Diyarbakır’da tamamladı.
Şiir ve edebiyata küçük yaşlarda ilgi duymaya başladı. Yörenin bilinen şairlerinden Ferman Baba’nın (1922–1996) oğlu olmasının bu anlamda önemli bir etkisi bulunmaktadır. Kuzeydoğu Anadolu aşıklık geleneği ve halk edebiyatını küçük yaşlardan itibaren öğrenmesi, sonraki yıllarda, özellikle edebiyat öğrenimi sırasında daha da pekişti.
Çocukluk yıllarını Dede Korkut Boylarının zengin anlatım geleneği, Küroğlu, Köroğlu, Aşık Kerem ve benzeri destansı anlatıların içerisinde, halk ozanlarının söz sohbet bilenlerin dizinin dibinde destan, masal, türkü, efsane dinleyerek, okuyarak geçirdi.
Yaklaşık 5 yıl resmi bir kurumda memurluk yaptıktan sonra, Türkiye dışında yaşamaya başladı.
Edebiyatın tüm yanlarıyla ilgilenen Bahçıvan’ın ilk şiirleri 1975 yılında Yeşil Göle gazetesinde yayınlandı. Daha sonraları bazı dergi ve gazetelerde şiirleri yayınlandıysa da isimlerini anımsamıyorum. Uzun bir dönem, şiir yayınlamadığımı söylemeliyim.
1984 yılından bu yana, Yazın ve Güney sanat ve edebiyat dergilerinde sürekli, Türk Dili Dergisi, Yaba, Tohum, Sanat 88, Kırmızıgül, Allıturna ve değişik sanat dergilerinde yayınlandı.
Orhan Bahçıvan’ın »Şiiristan Merhaba« (1989), »Acılar da Üşür« (2002), adlı şiir kitapları ve Bekir Karadeniz’le birlikte hazırladığı »Doğulu Halk Şairleri« (2010), adlı araştırma kitabı ve Gökhan Temur, Selçuk Murat Kızılateş ile birlikte Ardahan Türküleri (2016) adlı türkü derlemeleri yayınlandı.
***
İki Şiir:
Çakı Gözlüm
İnsan
Ölümsüz duyguların eşiğine gelince
Yar sevmenin anlamı
Çoktan geçmiş oluyor
Kim?
Bu sözü ben mi dedim
Halt etmişim
Davran bire çakı gözlüm
Hele bir davran
Ki göresin
Bir yürek hazırlıyorum sana
Bir yürek ki
Karacaoğlan gibi narin,
Ferman Baba gibi umutlu
Babuş gibi derbeder
Bir yürek hazırlıyorum sana
Bir yürek ki
Kerem gibi yangınların içinde
Kavrulacak bilesin
Yabancılaşma
Dışarıda duyuluyor yabancılaşma
Harcadığım her emek bana düşman görünür
Ve benim kendimle olan ilişkim
Nesnel bir aracıyla sana bağlanır
Songüz yaprakları azar azar öldürür
Ve görünür ayazlı kış günleri usulca
Üretim araçları şaşırtıcı değildir
Duygusal olmayacak biçimsel değişmeler
Mavi cam plastik iki gözüm İstanbul
Gereksinim duyuyorum doğal kültüre
Her gün hayal kurmak midemi bulandırıyor
Makineler arasında romantikleşme
Kol gücüyle kayaları yıksam da n’olur
Yine sonbahar geliyor, yine kış
Yine camlar buz tutacak
Üşümek bana mahsus
Yalnızlık yanı başımda
Dışarıda duyuluyor yabancılaşma
*- Orhan Bahçıvan/ Şiiristan isimli kitabından
***
Konuyla İlgili Düşüncenizi Paylaşabilirsiniz