Modern Bebek Nasıl Büyütülmeli(!)
Bebeğimizin odasını en şık mobilyalarla, oyuncaklarla, hatta hangisi daha iyi yakışır diye birkaç beşik modeli ile donatalım.
Odasının kapısını, penceresini süsleyelim.
Günler öncesinden hediyeler, kurabiyeler, doğum kartları, dolap süsleri hazırlayalım.
Baby shower (Hoş geldin bebek) partisi yapıp el âleme havamızı atalım.
Günler öncesinden sezaryen doğum için en iyi doktordan en iyi hastanede randevumuzu alalım.
Doğuma eşimizle girip doğumu videoya çekelim.
Tek kişilik odada 2 – 3 gün kalalım.
Hoş geldin bebek hoş geldin.
Evine odana dünyaya…
En çok neyi beğendin? Beşiğini mi, odanı mı, hastaneyi mi yoksa annenin loğusa kıyafetini mi?
Biliyorum hiçbiri umurunda değil. Küçücük bedeninle yaşama tutunma çabasındasın.
Ağlıyorsun, acıkıyorsun, uyumuyorsun; gazın var, anlatamıyorsun.
Annen baban hiçbir şeyini eksik etmediler.
Neden hiç rahat vermiyorsun?
Okuduğumuz kitaplar, gittiğiniz kurslar, izlediğiniz videolar yetmiyor bebeği susturmaya…
Ağlaması dilidir bebeğin. Her ağıdının tınısı, tonu bebekle anne arasında kodludur. Duygusal bağ yeterince güçlü olmazsa bu dil çözülmez. Çözmeyelim.
Elimizdeki bebeğe oyuncak gibi davranalım.
Gazdan ağlayan bebeğin gazı için bile doktora koşalım.
En kaliteli pişik kremlerini kullanalım.
Islak mendilin pamuklusunu ve kıyafetlerin süslüsünü alalım.
Sevgimiz gösteriş olsun.
Anne sütü vermeden en pahalı mamaları araştıralım hatta yurt dışından getirtelim.
Dişi ne zaman çıkar, ayda kaç kilo alır ona bakalım
Bireysel özelliklerin, kalıtımın ve uyarıcı çevrenin etkisini bilmeyelim.
Bebeğin gelişimini internetten, dergilerden, akranlarından takip edelim.
Her şey istediğimiz gibi gitmezse ya da yorulursak depresyona girelim. Kendimizi de bebeği de insanlardan uzaklaştıralım.
Bebekle en çok duygusal bağ kuracağımız iletişim şekli olan emzirme işini keselim.
Bahanelerimiz; sütüm yok, emmiyor, doymuyor, olsun; biz de diyete başlayalım.
Kendimizi ihmal etmeyelim; spora, yüzmeye, kuaföre, gün toplantılarına gidelim.
Bebek için bir bakıcı ya da kreş ayarlayalım. Sevgiyle bakacak kucaklara (anneanne, babaanne, teyze gibi) onu asla emanet etmeyelim.
Bebeğimizi bizden çok bakıcı sevsin, kucaklasın. Bakıcımız bebeğimizi yedirsin, içersin, kişisel bakımından sorumlu olsun. Bakıcı bebeğimizin şansı ya da şanssızlığı olsun.
Tıpkı bizim gibi…
Tıpkı sizin gibi…
Sevimay KURT
Çocuk Gelişimi Öğretmeni
***
Konuyla İlgili Düşüncenizi Paylaşabilirsiniz