ISSIZ SESSİZ
Bir şehir
bir cadde
bir sokak
bademli bir dere
adı yoklar kitabında
adresim budur gel
Gel akşam vakti
Ceviz ağaçları budanacak
Temmuzda gölgesiz kalacaksın
gel…
Zülüflerinden bir tel ekle
kaşıma gözüme
yüzü suyu hürmetine
gel…
Dün sabah şehirde
ıssız sessiz dalımdan
bir yaprak düştü toprağa
Anlatsam ağlarsın kırık dalıma
Gel bağı bağdanıma
seherde düş karanlık gecelerime
-Gel işte…
Eyvah gençliğim
Tuz nehirlerine dalmışım bir başıma
epey yol almışım
Derinliği gücüme gidiyor akşamların
Ne eski sarmaşlarım sarmaş
ne de bu günkü sarhoşluğum sarhoşluk
Bed bulanık gündüzler de sessiz kalmışlığıma
sahte gülücükler atıyor
Enseme takılmış eski vagonlar
Meyhanelerde aşk meşk paramparça
Gitsem n’olur gitmesem n’olur
Vakit dar geceler uzun kalsam başka…
kalmasam bir başka…
Düşmüşse endamın arsız yıllara
Yıkılmışsa meramın derin mevzulara
sevsen ne olur…. sevmesen ne olur…
***
Aydın Nikbay
Konuyla İlgili Düşüncenizi Paylaşabilirsiniz